Sayın Meslektaşlarım, Degerli Eşleri, Kıymetli Misafirler,

37. Ulusal KBB BBC Kongresine Hoş Geldiniz.

Sizlerle bir ulusal kongrede tekrar beraber olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu kongrede de Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi ve ilgili konularda ülkemizde yapılan araştırmalar, çalışmalar sunulacak, deneyimler paylaşılacak. Ülkemizde  araştırmalar ve bilgi üretimi eğitim ve araştırma hastaneleri, üniversiteler ve diğer kurumlarda yapılmakla birlikte, üniversiteler aynı zamanda hem toplumun bütün kurumlarının ihtiyaç duyduğu insan gücünü hem de kendi gereksinmesi olan insanı, öğretim elemanlarını ve araştırmacıları yetiştirmekte, bir anlamda kendi kendisini üretmek durumunda bulunduğu için ayrı bir özellik taşımaktadır. Üniversitelerin dünyanın her yerinde yerine getirmesi gereken üç önemli görevi vardır: Bilgi üretme, öğretme, yayın yapma(topluma danışmanlık yapma, aydınlatma).

Üniversitelerin eğitimi ülkemizin sorunlarına evrensel ölçütler kullanarak yaklaşmak olmalıdır. Üniversiteler, yetkin, yani bir eğitim programını uluslararası asgari standartlarda yerine getirebilir ve aynı zamanda bu kaliteyi sürdürebilir olmalıdır. Yani bir üniversite kalitesini her zaman korumak ve sürdürmek durumundadır. Dünya bilgiye sahip olan ve kullanan bilgi toplumu (informationsociety) aşamasından şimdi bilgi ve teknolojiyi üreten ve yöneten bilgi-tabanlı toplum ((knowledge-basedsociety) aşamasına geçmektedir. Bu kadar yetişmiş insan potansiyeli olan ülkemizde bu gelişmede yerini almalıdır. Bilimi teşvik etmenin ve desteklemenin tek yolu bilim adamlarını saygın bir konuma getirmektir. İbn-i Sina’nın dediği gibi bilim takdir edilmediği yerden kaçar; bu nedenle atamalarda ve görevlendirmelerde liyakat esas alınmaz ise bilimin gelişmesi mümkün olamaz.    

Kariyer planlamalarında üniversitelerimiz yabancı dergilerde yapılmış yayınları esas almış ve insanlarını sadece o ölçütlere göre değerlendirir duruma düşmüştür. Bu, araştırıcının uygulamaya yönelik ve halkın gereksinimlerine uygun çalışmalardan uzaklaşması sonucunu getirmiştir. Türkiye üniversiteleri  sadece dünyaya bilim adamı yetiştirmenin ötesinde Türkiye’deki sorunlara da bilimsel çözüm getirebilmeli,  kendi  sorunlarına (sanayi, tarım, hayvancılık, balıkçılık, madencilik vb onlarca alanda) çözüm bulma çalışmalarını öncelikle kendi ihtiyaç duyduğu alanlara kaydırmaya çalışmalıdır.

Yükseköğretimde, modernleşme dönemimiz 1773’de başlamış ve o zamandan bu yana birçok reformlar yapılmıştır. Cumhuriyetten bu güne kadar 5 defa (1933, 1946, 1960, 1971, 1981) üniversitede önemli düzenlemeler yapılmıştır. 1933 Üniversite Reformu sırasında Türkiye’ye gelen dünyaca ünlü medeni hukuk profesörü, Prof. Dr. Philip Schwartz, Türkiye’de Üniversite Reformlarının neden başarısız geçtiği konusunda şöyle söylemektedir: “ Türkiye’de üniversite reformunun başarısızlığında en önemli faktörlerden biri  Türk aydınlarının birçoğunda derin kökleri olan kifayetsizlik (yetersizlik) hissidir.

Schwartz’ın bu tesbitini doğrular nitelikte  Türk Devleti her defasında kendine özgü bir model geliştirme çabası yerine, yabancı uzmanların önerilerini  dikkate alarak  yabancı ülkelerin modellerini taklit etmiş,  üniversite adı başta olmak üzere, bütün diğer terimleriyle birlikte (rektör, dekan, senatör, prof, doç, dr, kürsü gibi), batı üniversitesi modelini aynen aktarmıştır.

1932 yılında Atatürk, Cenevre Üniversitesinde profesör olan İsviçreli pedagog ve siyasetçi Prof. Dr. Albert Malche’yi (1876-1956) davet etmiş ve üniversitelerin durumu ile ilgili bir rapor yazmasını istemiştir. Prof. Malche İstanbul Üniversitesi reformu konusundaki raporunda “Türk üniversitelerinde bu böbürlenme, birbirini çekememe, adam kayırma varken düzelmeleri zor“ diye yazmıştır. Ayrıca şunları da eklemiştir:

1- Her şeyden önce Türkçe bilimsel yayınlar eksiktir.

2- Darülfünun’un fakülteleri arasında bilimsel çalışma ortaklığını sağlayacak bağlantı yoktur.

3- Ders metodu, hiçbir şey vaat etmeyecek şekilde eskimiştir.

4- Türk öğrencilerin yabancı dil bilgisi yetersizdir. Galatasaray Lisesi’nden, Alman ve İngiliz okullarından mezun olanlar azınlıkla bulunmaktadır.

5- Öğrenci öğretici arasındaki ilişki dershane içinde bitmekte, dışarıda öğrenciler yol göstericisiz ve kendi başına kalmaktadır.

6- Basit bir tercümenin bir tez olarak kabul edilmesi, kişisel araştırma ve telif eserlerinin değerini hiçe indirmiştir.

7- Öğretim üyelerinin çoğunluğu, dışarıdaki iş ve ilişkilerinin çokluğu yüzünden Darülfünun’daki görevlerini ikinci derecede sayacak kadar kurum ile bağlarını azaltmışlardır.

8- Darülfünun öğretimi, memleketin hayatı ve çalışmaları ile bağlantıyı kaybetmiş, teorik bir içine kapanma halinde kalmıştır.

Benzer görüşleri Türkiye’ye çok şey vermiş olan Prof. Hirsh de paylaşmıştır.

Bu durum halen sürmektedir. Türkçe dergilerde çıkan bir makaleye, akademik yükseltme ve atama işlerinde örneğin 5 puan verilirken, Amman’da  yayınlanan bir dergiye 20-30 puan vererek kendimize güvensizliğimizi göstermiş oluyoruz. Eğer dergi kalitelerimiz iyi değilse bunu yeterli hale getirmek bizim görevimizdir. Kendinden emin olmayan, suskun, yabancı hayranı,  güvensiz, üretken olmayan bilim adamları yerine  kendinden emin, güvenli, evrensel ölçütlere göre değerli, üretken bilim adamlarına ihtiyacımız var.

Herhalde bu konuda ülkesine yaraşır seviyede örnek oluşturan önemli bir camia KBB camiasıdır. Araştırmaları, yayınları, uluslar arası ve ulusal sunumları ile örnek gösterilir bir hale gelmiştir. Son olarak Dallas’ta yapılan Amerikan Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Akademisi toplantısında  Türk ve Amerikalı meslektaşlarımızın ortak üç panel yapması organize edilmiş, panellerin günün en önemli zaman diliminde merkezi konumdaki salonlarda yapılması sağlanmıştır. Paneller bilimsel seviyesi yüksek düzeyde olmuş, çok beğeni kazanmış,  meslektaşlarımız yüzümüzü ağartmış, ülkemizi gururla temsil etmişler ve Türk Bayrağını başarıyla dalgalandırmışlardır. Amerikan akademi ile bu ortaklığın devamı konusunda görüş birliğine varılmıştır. Panellere katılan meslektaşlarımıza derneğimiz herhangi mali destek sağlamamış, masraflar katılımcıların kendileri tarafından karşılanmıştır.

Türk Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Derneği bu birikimini Balkan ülkeleri ve Orta Asya Türk Cumhuriyetleri Kulak Burun Boğaz Dernekleri ile de paylaşmış, bu dernekler ile  yakın ilişki kurulmuş, değerli meslektaşlarımızla bir araya gelinerek görüş alışverişinde bulunulmuştur. Balkan Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Derneği resmi hale getirilmiş, merkezi Türkiye’ye alınmış, genel sekreterliğine sekiz yıl süre ile bu işe gönül vermiş ve çok önemli katkılarda bulunmuş Prof. Dr. Cem Uzun seçilmiştir. Bu kongreye de Balkan ülke derneklerinin yetkili kişileri değerli dostlarımız davet edilmiş, bu konuda bir panel düzenlenerek neler yapılabileceğinin tartışılması ve fikir alışverişinde bulunulması planlanmıştır. Orta Asya Türk Cumhuriyetleri bizlere sevgi ile bakmakta, sıcak ilgi göstermektedirler. Özbekistan’da yapılan ulusal kongrede Türkiye’yi onursal misafir olarak kabul etmişler, büyük misafirperverlik göstermişlerdir. Kardeş ülke Azerbaycan ile yakın ilişkilerimiz malumunuzdur. Baku’de çok başarılı ortak bir toplantı düzenlenmiştir. Yakın Avrasya Derneği kurularak Balkan ve Orta Asya Türk Cumhuriyetlerindeki meslektaşlarımızın bir araya getirilmesi planlanmış, aynı zamanda toplantı düzenlenmesi için maddi destek sağlanması konusunda adımlar atılmıştır. İlişkilerimizde siyaset hiç rol oynamamaktadır. Hiçbir ülkeyi dışarıda bırakmadan, bu bölgede birbirini yakından tanıyan, sorunları benzer olan meslektaşlarımızın bir araya getirilerek ortak çözümler ve eğitim programları geliştirilmesi hedeflenmiştir.Bu amaçla geçen Aralık Ayında Balkanlardan gelen 40 kadar meslektaşımıza 3 gün teorik ve pratik uygulamalı yoğun eğitim verilmiştir. Bu yılda genişletilerek Balkan ve Orta  Asya Türk Cumhuriyetlerinden meslektaşlarımızla eğitim programı düzenlenecektir. Bu tip toplantıların ilk amacı, bilindiği gibi ilgili alanda gelişmeleri dile getirmek, fikir alış verişinde bulunmaktır. Ancak ben bu türlü toplantıların bunun ötesinde ülkeler arasında dostlukların gelişmesine çok katkıda bulunduğuna inanıyorum. Çeşitli ülkelerin hekimleri bir araya gelerek birbirlerini daha iyi tanımak fırsatı bulurlar ve dostluklar kurulur. Bu dostlukların ön yargılarımızı aşmakta önemi çok fazladır ve bu konuda en duyarlı kişiler de hekimlerdir.

Son olarak Avrupa Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi konfederasyonu Güneydoğu Avrupa grubu temsilci üye seçmekte sorun yaşamıştır. Kıbrıs Rum Kesimi, Sırbistan, Yunanistan, Arnavutluk ve Türkiye’nin  içinde bulunduğu grupta üç ülkenin emrivakisi ve oyçokluğu  ile Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunanistan’ın temsilci olması kararı verilmiştir. Nüfusu bir milyondan az Kıbrıs Rum kesimi, 9 milyon Yunanistan ve 8 milyon Sırbistan’ın bu şekilde Türkiye’ye karşı emrivakisi kabul edilmemiş, Avrupa Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi konfederasyonu yöneticileri ile yoğun temaslar sonucu Türkiye’nin kendi başına tek oy hakkına sahip olması konusu genel kurulda ilke kararı olarak benimsenmiş, bir sonraki temsilcinin Arnavutluk olması konusunda da karar alınması sağlanmıştır. Burada amaç siyasetin bilimsel arenaya girmesinin önüne geçilmesidir. Bilim siyaset üstüdür. Diğer ülke meslektaşlarımızla ilişkilerimizde de siyasi, politik, ırkçı, dini farklılıklar göz önüne alınmadan yalnızca bilim yol gösterici olmaktadır.

Niş istanbul’da derneğimizin sahibi olduğu iki katlı taşınmazın alt katı kiraya verilmiş, üst katına 100 kişilik toplantı salonu ve dernek yönetimi ile ilgili birimler inşa edilmiştir. Derneğimizin merkezinin buraya taşınması kararı alınmıştır. Metroya yakın olan merkezimizin geniş park alanı olup park konusunda sorun yaşanmayacak olması bir avantajdır. Kulak Burun Boğaz Okulları eğitim programlarının hazırlanmasında, eğitimin organize edilmesinde çok önemli deneyim kazanmıştır. Şimdiye kadar 189 öğrenci KBB ve BBC okullarından mezun olmuştur. 84 öğrenci aktif olarak kadavra diseksiyonlarına katılmış ve diseksiyon yapmıştır. 2014-2015 eğitim döneminde beş Azeri meslektaşımıza da okulların eğitimine katılma imkanı sağlanmıştır. Bu yıl 65 öğrencimiz halen eğitimerine devam etmektedir. Ayrıca okullarda yapılan eğitimin ve derslerin çekimleri yapılmış, video-ders formatında hazırlanmıştır.  Son düzenlemeleri yapılmakta olup çok yakında Türk KBB Haber’de yayına sunulacaktır. Bu yoğun çalışmaları ve emekleri için Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Okullar Başkanı Prof. Dr. Hakan Korkmaz’a ve tüm diğer okul başkanlarına teşekkür ederim.

Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi okulları eğitim konusunda büyük deneyim kazanmıştır.  Okulların bu deneyiminden faydalanmak amacı ile kursların okulların sorumluluğunda dernek, alt branş dernekleri ve vakıf  tarafından birlikte düzenlenmesine karar verilmiştir. Ülkemizde zor şartlarda fedakarca çalışan meslektaşlarımızdan para alınmaması ve  ulusal kongrede kursların ücretsiz yapılması karara bağlanmıştır. Kurslar meslektaşlarımızın ihtiyacı ve isteği doğrultusunda tekrar gözden geçirilecek ve revize edilecektir.  2016 yılı kongresi şimdiye kadarki en yüksek değer olan 900.000 Euro’ya ihale edilmiştir. 38.  Kongremiz Prof. Dr. Semih Sütay tarafından yapılacaktır. Kendisi daha sonra bu konuda size detaylı bilgi aktaracaktır. Çok başarılı bir kongre olacağından hiç şüphem yoktur. Hepinizi tekrar bekliyoruz.

Web sayfası çok büyük aşama kaydetmiştir. Web sayfasını yalnızca magazin sayfası olarak algılamak yanlıştır. Web sayfamızda güncel haberler vermenin yanı sıra, Başkana ulaşın, avukatımıza sorun, çözüm arıyorum, bize sorun  başlıkları altında sorunlarınıza daha çok yardımcı olmak ve bize doğrudan ulaşmanızı sağlamaya çalışıyoruz. Bu konuda başvuruda bulunan arkadaşlarımıza gerekli desteği sağladığımız inancındayım. Ayrıca sizin orijinal fikirlerinizi öğrenmek, etkinlik, yeni haber, toplantı takviminde yerinizi almanızı sağlamak ve bu duyuruları yapmak amacı ile tüm Türkiye genelinde örgütlenmiş durumdayız. Kullanım hakkını satın aldığımız KBB Doktor Bul ile tüm meslektaşlarımıza bizlerin ve hastalarımızın ulaşabilmesini amaçlıyoruz. Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi okul sunumları da web sayfasına konulmakta olup, bunların İngilizce çevirilerini de web sayfasında yayınlamayı hedefliyoruz. Web sayfamız birçok dernekler tarafından örnek alınmaktadır. Lütfen üye olup olmadığınızı kontrol ediniz. Özverili çalışmaları için Prof Dr. Raşit Midilli’ye  teşekkür ediyorum

Türk Otorinolarengoloji Arşivi için ISSN ve e-ISSN numarası alınmış,  ESCI(EmergingSourcesCitation Index)’ya kabul edilmiştir.  Pubmedcentral başvurusu yapılmış olup bu yıl sonuna kadar kabul edileceğimizi ümit ediyorum. Dergimizi daha kaliteli hale getirebilmek için en iyi araştırma yazılarının ödüllendirilmesini düşünüyoruz. Ayrıca yalnızca derneğimizin dergisi için değil fakat tüm ulusal Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi dergilerimiz için de hakemlik yapılmasına belli bir puan vererek, yeterlik belgelerinin yenilenmesi sürecinde meslektaşların diğer aktiviteler yanında hakemlik müessesesine daha fazla önem vermelerini sağlamaya çalışıyoruz.  Özverili çalışmaları için Prof Dr. Taner Kemal Erdağ’a teşekkür ediyorum

Derneğimizin kurumsallaşması için süreklilik gerektiren konularda uluslar arası koordinatör, web sayfası direktörü, otorinolarengoloji arşivi editörünün 4 er yıllık dönemler için seçilmesine karar verilmiştir. Yöresel derneklerin  sıkıntıları hepimizin malumudur. Yöresel derneklerin daha iyi nasıl desteklenebileceği konusunda çalışmalarımız devam etmektedir. Serbest hekimlere yönelik sorunların daha çok gündeme getirildiğini bu toplantıda görmektesiniz. Yalnızca serbest hekimler değil aynı zamanda özel kurumlarda çalışan hekimlere yönelik desteklerimizi de sürdürüyoruz. Web sayfasına girdiğinizde ihtiyacınız olan birçok bilgiyi bulacaksınız.

Diğer branşlar ile meslektaşlarımız arasındaki ihtilaflarda derneğimiz tüm gücü ile meslektaşlarımızın arkasında durmuş, onları desteklemiştir. Bu konuda etik kurallar çerçevesinde kalmak, kendi denetimimizi sağlamak koşuluyla her türlü desteğin verileceğini  vurgulamak isterim.

Derneğimize resmi olarak Baş Boyun cerrahisi adının eklenmesi için Sağlık Bakanlığı nezdinde Prof. Dr Adil Eryılmaz ve Prof. Dr. Özgür Yiğit ile birlikte girişimde bulunulmuş, ancak bunun için kanun değişikliği yapılması gerektiği bilgisi alınmış, bu konuda dernek olarak gerekli adımlar atılmaya başlanmıştr.

Yeterlilik Kurulu asistan karnelerinin geliştirilmesi, kullanımının kolaylaştırılması ve yaygınlaştırılması konusunda etkin olarak çalışmaktadır. Bu dönem Akreditasyon Komisyonumuz ;  Ankara Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi KBB Kliniği,  İstanbul Bezm-i Alem Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Kliniği,  Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Kliniği müracaatlarını değerlendirerek  akredite edilmelerini uygun görmüştür. 12 Ekim 2014 tarihinde yapılan yazılı sınava 145 kişi müracaat etmiş 102 kişi başarılı olmuştur. 29 Kasım 2014 tarihinde yapılan uygulama sınavına 114 kişi girmiş 96 kişi başarılı olmuştur. Sınavların Mayıs ayı içerisinde ve müracaatların online olarak yapılması kararlaştırılmıştır. Yeterlik Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Adil Eryılmaz ve yeterlilik kurulu üyelerine değerli çalışmaları için teşekkür ediyorum.

Bu toplantının büyük emekler ile hazırlandığını, en küçük detaya kadar düşünüldüğünü ve sonuçta bizleri bir araya getiren mükemmel bir organizasyon yapıldığını görmektesiniz. Üstün gayretleri için sevgili kardeşim Hv. Tbp. Tuğgeneral Prof. Dr. Mustafa Gerek ve organizasyon komitesine teşekkür ediyorum.

Bu vesileyle beraber çalıştığımız, derneğimize büyük emekleri geçen yönetim kurulu üyelerine teşekkür eder, kongrenin başarılı geçmesi dileğiyle hepinize sevgiler saygılar sunarım.

Prof. Dr. Metin Önerci

Türk Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Derneği Başkanı